Muğla Politika – Türkiye’nin ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 38. Olağan Kurultayı’nın iptali istemiyle açılan dava, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde bugün görüldü. Mahkeme, davanın 8 Eylül 2025 tarihine ertelenmesine karar verdi. Gerekçe olarak, daha önce verilen görevsizlik kararına yapılan itirazın sonuçlanmamış olması gösterildi. Bu karar, bir yandan Türkiye’de muhalefetin yeniden yapılanma sürecini sürdürdüğü bir döneme denk gelirken, diğer yandan partinin iç hukukuna dair tartışmaların da kamuoyuna taşınmasına neden oldu. CHP adına açıklama yapan Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, davaya dair sert bir tutum sergiledi: “Bu ülkeyi erken seçime götürmek istiyoruz. Bizim gündemimiz bu. Bana göre dört şizofrenik dilekçeyle dava açılıyor. Bu davanın bir karşılığı yok.” diyerek, davanın siyasi değil hukuki yönüyle ilgilenmediklerini ima etti. CHP’nin avukatları ise duruşma sırasında ek süre talebinde bulunmayacaklarını beyan etti. Buna karşılık davacı tarafın avukatları, CHP Parti Meclisi üyelerinin davaya katılma taleplerinin reddini istedi. Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın avukatı Onur Yusuf Üregen ise yaptığı açıklamada davaya siyasi anlam yüklenmesini reddetti: “Kayyum talebimiz yoktur. Bu dava siyasi değil hukuki bir davadır. Biz CHP’nin mahkeme koridorlarında tartışılmasını istemeyiz; ancak ortada bir şaibe olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.” ifadelerini kullandı.
Hukuki sürecin olası sonuçları;
Davanın seyrine göre mahkeme, ancak “mutlak butlan” kararı verirse mevcut CHP yönetiminin meşruiyeti doğrudan etkilenebilir. Böyle bir durumda temyiz süreci başlayacak; bu süreç tamamlanmadan partinin yeni genel başkanı hukuken tescil edilemeyebilir. Ayrıca mahkeme, ihtiyati tedbir kararı verirse, geçici bir yönetim oluşturulması gündeme gelebilir. Bu yönetim, eski MYK üyeleri veya CHP’li delegelerden oluşan bağımsız bir heyet olabilir. Bu durumda hem 4-5 Kasım 2023’teki kurultay hem de 6 Nisan 2025’teki tüzük kurultayı hükümsüz sayılabilir.