BAŞKAN GÜRÜN’ÜN SAĞLIĞI ÜZERİNE
O zaman Muğla Belediye Başkanı idi.
Osman Gürün, trafik kazası geçirmişti.
DR plakalı otomobil Kavaklıdere yol kavşağında su birikintisine girerek kontrolden çıkmıştı.
O kazada ne kendisine ne de ailesine bir şey olmamıştı.
O zamanda tıpkı bugün gibi, üç aşağı beş yukarı aynı şeyler olmuş, Başkan Gürün konumu itibariyle manşetlere taşınmıştı.
Manşetlerin büyük çoğunluğu ise “Osman Gürün ölümden döndü” şeklinde idi.
Başkan Gürün’ün küçük cerrahi operasyon geçirdiği duyulunca ya da ‘duyurulunca’ yine aynı şey oldu.
Detayları hakkında fazla bilgi olmayan olay Muğla’nın gündeminde ilk sıraya yerleşti.
Manipülasyona açık bu durum, beklendiği gibi farklı hikâyelerle kendine yer buldu.
Aynı gün büyükşehir basın birimi Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bir cerrahi operasyon geçiren Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ün sağlık durumuyla ilgili açıklama yapacağını duyurdu.
Saati geldiğinde basın toplantısındaki yerimizi aldık.
Başkan Gürün, her zamanki enerjisiyle salona girdi, selamlaşmanın ardından gazetecilere “Nasıl görünüyorum?” sorusunu sordu.
Başkan Gürün o bildik duruşuyla “Gördünüz gibi iyiyim, sağlıklıyım ve görevimin başındayım” demek istemişti.
Basın toplantısında yaptığı açıklamalar tam da bu yönde idi.
Başkan Gürün, tam olarak şunları söyledi:
“Toplantının amacı benim bir tetkikle ilgili hastanede olmamla ilgili. Çok ucu açık yorumların yapılmış olması. Öyle bir şey oldu ki herkesten merak ve endişeyle telefonlar aldım. Hayati tehlike arz eden bir şeymiş gibi ortaya konulması sevenlerimizi oldukça üzüyor. Bizzat sesimi duysunlar, iyi olduğumu anlasınlar diye her telefona cevap verdim. Ciddi bir rahatsızlığım olduğu zaman belli mevkilerde bulunan her kamu görevlisi gibi sağlık durumumla ilgili kamuoyuna bilgi verilir. Ben hastaneye gidiyorum, röntgen çektiriyorum, göz muayenesi oluyorum. Diş hekimine gidiyorum. Bunların hepsi rutin işler” dedi.
Başkan Gürün, belediye başkanı olarak başladığı açıklamasına hekim olarak devam etti.
Bir hekim olarak hasta mahremiyeti vurgusu yaptığı konuşmasında Başkan Gürün şu ifadeleri kullandı:
“Bir de üzüldüğüm konu şu, biz sağlıkla ilgili konuda kişinin bilgisi olmadan, doğru da olsa paylaşım yapmayız. Biz hekimler kim isterse istesin çok özel ve hukuki bir durum söz konusu olmadıktan sonra hastayla ilgili herhangi bir ikinci şahsa birinci derece yakını olmasına rağmen tam olarak bilgi vermeyiz. Çünkü o tamamen kişiye ait bir şeydir. Kişi müsaade ederse ancak olur veya kişi kendisi verir. Bilgi aktarılmaz. Bu tıp ve hukukta böyledir.”
Her ne kadar mahremiyet vurgusu yapan bu açıklama olayı haber yapan gazetecilere yönelik bir hatırlatma gibi anlaşılsa da (!) bize göre Başkan Gürün asıl hatırlatmayı kendi meslektaşlarına ve hastane yönetimine yaptı.
Muğla tabiriyle Başkan Gürün, ‘dibçik’ gibiydi.
***
Kopyalanamaz, izinsiz kullanılamaz.
MKG/Nejat Altınsoy Eylül 2020