KONGRELERİN ERTELENMESİ VE MANİPÜLE MESELESİ
‘Ak Parti’de İl Başkanlığı Rekabeti’ başlığı taşıyan köşe yazısında; “Ak Parti il kongresinin 15 Aralık’tan önce yapılmayacağını düşünüyoruz. Bizim dışımızda kongrenin Ocak ayına sarkabileceğini öngören siyasiler ve kanaat önderleri de mevcut. Eğer tahminler doğru çıkarsa (!) İl kongresi; iyi ihtimal 1, olmadı 2 ay içerisinde gerçekleştirilecek” ifadelerini kullanmıştık.
Normalde bizim beklentimiz bu yönde idi.
Ancak partiye yakın kaynaklardan il kongresinin 12 Aralık 2020 tarihinde yapılacağı yönünde bilgiler geldi. Bu tarihin kongre tarihi olarak açıklanmasını beklerken hükümetten salgına yönelik kısıtlamalar gelince kongreler ertelendi.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, il kongrelerinin ileri bir tarihe ertelendiğini açıkladı.
Erteleme konusunda il başkanlarına bilgilendirme yapan Kandemir sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda: “Bu hafta sonu yapılması planlanan kongrelerimiz tüm tedbirler azami özenle alınarak sadece ilgili katılımcılarla yapılacak. Önümüzdeki haftadan itibaren kongre sürecimize ara verilecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadelerine yer verdi.
Kısıtlamaların ne kadar süreceği belli değil.
Salgının durumuna göre kongre tarihleri yeniden açıklanacak.
Eğer vaka sayılarında düşüş yaşanmazsa kısıtlamalara devam edilecek.
Belki de ilave tedbirler alınacak.
Bu durumda il kongresi Ocak belki de Şubat ayında yapılacak.
O vakte kadar herkes zeminini koruyacak.
Yine aynı yazıda “Bu günün siyasi hamlelerine göre rekabet; Kadem Mete ile İskender Gencer arasında geçecek” tespiti yapmıştık.
Tespite bazı il yöneticilerinden “süreci manipüle ediyorsunuz” eleştirisi geldi.
Korumacılık içgüdüsü ile gelen bu eleştiriyi ciddiye almadık.
Zira süreci manipüle etmek gibi bir derdimiz yoktu.
Eğer böyle bir derdimiz olsaydı (!)
İl Başkanı Kadem Mete ile söyleşi yapmaz, görüş ve düşüncelerine yer vermez, Nihat Öztürk’le yapacağımız söyleşi teklifini geri çekmez, bir mikrofon da ona uzatırdık.
Yapmadık.
Nihat Öztürk’ün; “bugün yapalım, yarın yapalım, haftaya görüşelim” tekliflerine kapıyı kapattık.
isteseydik “Gazeteci birinin seçilmesini sağlayamasa da seçilmemesini sağlar” düsturuyla ortalığı yangın yerine çevirebilirdik.
İstemedik, zira bu kaynaktan beslenmeyi hiç bir zaman doğru bulmadık.
Bilenler bilir, yaşı genç olan siyasetçilerde bir gün gelir öğrenir.
Manipüle ile bizim işimiz olmaz.
Aslan ile avcı arasındaki ilişkide tercihini aslandan yana kullanan bir gazeteci olarak Nejat Altınsoy buna ihtiyaç duymaz.
Üstelik manipüleye müsait onca konu varken…
Sürece yönelik bir durum tespitiyle bitirelim.
Artık çok net hissediliyor; ‘muhafazakâr demokrat siyaset’ yerelde farklı aktörlerle, farklı zeminlerde yol alıyor ve bu süreçte kendine yeni alanlar açıyor.
Yeni alanlar kuşkusuz yeni ilişkileri de beraberinde getiriyor.
Bu alanlardan birisi de medya.
***
Kopyalanamaz, izinsiz kullanılamaz.
MKG/Nejat Altınsoy Kasım 2020