Cumhuriyet Halk Partisi’nin 39. Olağan Kurultayı’nda Özgür Özel’in yeniden genel başkanlığa seçilmesi, ilk bakışta bir güven tazelemeden ibaret görünebilir. Ne var ki bu sonuç, partinin geleceğini yeniden kurma çabası çerçevesinde değerlendirilmelidir. Zira Özel’in tek aday olarak girdiği ve 1.333 geçerli oyun tamamını aldığı bu seçim, sadece bir liderlik teyidi değil; aynı zamanda CHP’nin iktidar hedefiyle kendi geleceğini kurguladığının işaretidir.
Partide Alışılmadık Bir İstikrar
Özel’in dördüncü kez parti liderliğine çıkışı, uzun yıllar statik bir yapı olarak eleştirilen CHP’de alışılmadık bir istikrara işaret ediyor. Son iki yılda CHP’li belediyelere yönelik artan idari ve siyasi baskılar, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu üzerinden yürütülen süreç karşısında genel merkezin oluşturduğu savunma hattı parti tabanında ve delegasyonda kayda değer bir karşılık bulmuş durumda. Bu koşullar altında siyasi ve hukuki mücadelede birlik ihtiyacı, kurultay delegelerinin geniş kesiminden güçlü bir destek almış görünüyor.
Kontrollü Yenilenme
Yeni tüzük ve programla çerçevesi çizilen bu dönüşüm, özellikle gençleşen delegasyon ve yerel yönetimlerden yükselen beklentilerle birlikte bir tür “kontrollü yenilenme” olarak algılanıyor. Kurultayda Parti Meclisi’nin üye sayısının 60’tan 80’e çıkarılması da bu yönelimin sonucu. Bu genişleme, karar alma süreçlerini daha kolektif hâle getirme iddiası taşıyor. Bunun yanında liderin etki alanını genişletme potansiyeliyle de dikkat çekiyor. Bilindiği gibi sosyal demokratlarda kapsayıcılık ile merkezileşme arasında ince bir çizgi bulunuyor. Kimileri bu çizgiye özen gösterirken kimileri de çizgiye basarak ilerliyor.
2028’e Giden Yolda CHP
Burada bir tespit yapmak gerekiyor. İktidar değişimi anlamında Türkiye’nin önünde CHP’nin dışında güçlü bir seçeneği daha yok. Bu nedenle iktidar değişimi perspektifinde CHP’nin alternatifsizliği giderek daha fazla konuşuluyor. Özgür Özel’in yeniden genel başkan seçilmesi, partiyi 2028’e giden süreçte daha güçlü bir iktidar alternatifi hâline getirecek gibi görünüyor.
Halka Dokunan Hikayeler
Ancak kurultayda program ve tüzüğe yönelik değişiklikler yapılmış olsa da bu yeniliğin ne kadarının gerçekten hayata geçeceği, ne kadarının kağıt üzerinde kalacağı sorusu hâlâ ortada duruyor. Zira Türkiye’nin zorlaşan siyasi ortamında CHP’nin güçlü bir alternatif olabilmesi için sadece kurultay birlikteliği yeterli değil; daha net, daha güçlü ve halka dokunan bir hikâye gerekiyor. Bu noktada yanıt bekleyen soru; merkez sol siyasette uzun süredir eksikliği hissedilen net, tutarlı ve toplumsal talebi karşılayan bir siyasal hikâyenin yazılıp yazılamayacağıdır…
Kademeli Dönüşümün Kurumsallaşması
Toparlayalım. CHP’de bugün tanık olduğumuz şey, Özgür Özel ile kademeli dönüşümün kurumsallaşmasıdır. Özgür Özel’in aldığı oybirliği, bu hikâyeyi yazmak için partinin lidere tam bir kredi açtığını gösteriyor. Bugün sağlanan geniş mutabakatın önümüzdeki süreçte somut politik sonuçlar üretmesi bekleniyor.
Yarın; Parti Meclisi ile devam..




