Muğla Güncel – Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Türkan Saylan Yaşam Merkezi’nde düzenlenen değerlendirme toplantısında, çevre koruma konusundaki duyarlılığını vurgularken, kamuya ait doğal alanların satışı üzerinden iktidarın politikalarını eleştirdi. Milli Emlak, TOKİ ve özelleştirme uygulamaları aracılığıyla gerçekleştirilen satışlara dikkat çeken Başkan Aras, bu süreçlerin plansız, kamu yararını gözetmeyen ve doğaya zarar verecek şekilde yürütüldüğünü ifade etti. Başkan Aras açıklamasında şunları söyledi: “Arkadaşlar benim Mazı da vatandaşlarım bir tane ev yapamazken, ormandan şundan bundan dolayı. En son Türkbükü’nde 70 dönüm araziyi, ormanı 100 binlik plan bile yok, bir gecede değiştirdiler 3 milyara sattılar. Hani diyorlar ya belediyeler borçlarından dolayı mülkünü satıyor. Ya arkadaş ormanı satıyorlar, ne mülkü. Bugün bakın arkadaşlar haberlere, Milli Emlak’ın satışlarına bir bakın ya. Özelleştirmenin satışlarına bakın allah aşkına. Ya dağımızı, taşımız, toprağımızı satıyorlar. Bakın, belediye ancak kendi imar planlı yerini satabilir, imar da planlanmış yerini satabilir. Özelleştirme yoluyla, TOKİ yoluyla arkadaşlar bir gecede planlar yapılıyor ve satışa sunuluyor bunlar. Kaç tane, 22 tane en son bakın, haber bir hafta öncesiydi. Ben size 2002’den beri Muğlamızda satılan hazine arazilerinin hepsini çıkartavericem. Dağlar, taşlar, ormanlar. Yazık günah. Ama orda tabi ki ben karşı çıkacağım, tabi ki ben dava açacağım. Dava açtım planına, bir gecede. Benim köylüm ev yapamıyor bir göz, bi baraka yapamıyor. Ama orası da, Mazı da Turizm Bakanlığı yetkisinde bu arada. Mazı da niye yapmıyorsun plan? Oradaki köylülerin evini ben yıkmakla karşı karşıya kalıyorum. Turizm Bakanlığı madem yetkin var, Mazı da niye plan yapmıyorsun? Madem bir gecede plan yapabiliyorsun. Orda yapmıyor, nerede yapıyor, Türkbükü’nde yapıyor. Niye, çünkü orası rantabl. Satacak orayı. Olur mu, bu köylü ne yapacak. Durum bu arkadaşlar.”
SELİMİYE’DE BOZBURUN’DA MAZI’DA, YAKA’DA PLAN YAP, İTİRAZ ETMEYECEĞİM”
Muğla’nın kıyı bandı ilçelerinde, özellikle Özel Çevre Koruma bölgelerinde birçok vatandaşın mağdur olduğunu dile getiren Başkan Aras, plan yapılması konusundaki çağrısını yineledi. Aras açıklamasında; “Birçok konuda bugün Datça, Marmaris, Fethiye, ÖÇK bölgelerinde vatandaşlar mağdur. Al işte, ben altyapı yapamıyorum. Yap planı abi. Hayır, ben planı nerede yaparım; İstanbul’da, kanal İstanbul’da yaparım. Nasıl yapıyorsun? Kime ne faydası var Kanal İstanbul’un şu anda memlekette. Planı bir gecede yapıyorsun ve ‘illa da yapacağız’ diyorsun Ulaştırma Bakanımız sağ olsun açıklama yapıyor, ‘Kanal İstanbul’u yapacağız’ diyor. İyi yap, kime faydası var. Madem bu kadar plan yapabiliyorsun, güçlüsün. Hiçbir belediyenin de itirazlarını hiçbir şekilde kabul etmiyorsun. O zaman yap, ben hiç itiraz etmeyeceğim. Yemin ediyorum size; Selimiye’de, Bozburun’da ya da işte Mazı’da, Yaka’da yap planını. Kendi ÖÇK bölgeleri için Datça’da yap planını kaçak yapıdan kurtulalım. Hiç itiraz etmeyeceğim. Ama bu hazine arazileri yapılırken iş ona geldi mi hiç kimsenin itirazı dinlenmiyor veya maden sahaları tahsis edilirken.
“SU KAYNAKLARINA DAVA AÇTIK, BEN SUYU NEREDEN BULACAĞIM”
Muğla’nın yüzde 68’inin orman olduğunu ancak ormanların yüzde 68’inde maden arama ruhsatı bulunduğuna dikkat eden Başkan Aras, açıklamasını şöyle sürdürdü. “Bafa Gölü, 4,5 milyon yıllık Gnays Kayalıkları maden arama ruhsatlarından dolayı tehdit altında. Onlar doğal anıtlardır. Zamanında kuşlar, böcekler, insanlar bile onların içinde yaşamış, mağaralar var, onlar yok olacak şimdi. Çünkü orada feldspat, boksit, maden var diye. Yani 20 yıllık rezerve için 10 yıllık rezerve için bir insan ömründen çok az daha olacak bir karlılık için ben doğamı, ormanımı, her yeri yok ediyorum. Bizim itirazımız bunadır, başka bir şeye değil. Yatırım yapanlara sonuna kadar saygı duyuyoruz. Ama hukuk karar versin. Her iki tarafta da Yeniköy, Kemerköy, Yatağan. Hukuk karar verdi. Yeraltı madenciliği yapmak istediler. Üstten gidemediler zeytinleri sökemedikleri için, alttan girelim dediler. Orada su kaynakları var. Su kaynaklarına dava açtık, niye dava açıyorsun. Ben suyu nereden bulacağım. Kömür yenir mi, içilir mi? Burada en önemlisi doğal kaynaklar. Su, hava bizim olmazsa olmazlarımız.”
