Cumhuriyet Halk Partisi’nin 39. Olağan Muğla İl Kongresi, bir seçim sürecinden çok, bir örgütün iç sesiyle yüzleşmesi şeklinde gerçekleşti.
İlk Çıkış: Hasan Balı’nın Erken Hamlesi
Kongre sürecinin perdesini ilk aralayan isim Hasan Balı oldu. Büyükşehir belediyesindeki görevinden istifa ederek erken bir çıkış yaptı; “Muğla konuşacak, Türkiye dinleyecek” sloganı, örgüt içi demokrasinin sesi olma iddiasını taşıyordu. Kampanya boyunca “gücünü koltuktan değil, örgütünden alan irade” vurgusunu öne çıkardı; ancak kongre sabahı, beklenmedik bir biçimde adaylıktan çekildi. Kongre bahçesinde yaptığı kısa açıklama, yalnızca bir geri çekiliş değil, aynı zamanda bir protestoydu: “İl başkanlığı süreci ne adil bir rekabet içinde yürütülmüş, ne de örgüt iradesinin özgürce tecelli etmesine imkân tanımıştır.” Balı’nın sözleri, CHP’nin yerel örgütlerinde demokrasinin sınırlarını hatırlatan bir yankı olarak algılandı.
Sessiz Aday: Mehmet Kubilay Özcan
Sürecin diğer ismi Mehmet Kubilay Özcan’dı. Adaylığını yüksek sesle değil, birkaç sosyal medya paylaşımıyla duyurdu. Önceki adaylık deneyimlerinden gelen bir alışkanlıkla mı, yoksa örgüt içi dengelere duyduğu saygıdan mı bilinmez; ama sessizliği, sonunda geri çekilişle sonuçlandı. Kongreye bir gün kala yaptığı kısa açıklama, hem biçim hem içerik olarak sade kaldı. CHP örgütü bu sessizliği fazla not etmedi; Özcan, kongre tarihinin dipnotlarından birine dönüştü.
Bodrum’dan Esen Rüzgâr: Tuna Işın
Kongreye bir gün kala sahneye bu kez Bodrum’un tanıdık rüzgârı çıktı. İlçe Başkanı Tuna Işın’ın adı kulislerde hızla dolaşmaya başladı. Partililer arasında “örgütün adayı” sloganı konuşulurken, aynı hızla gelen bir açıklamayla bu ihtimal rafa kalktı. Işın, kongre kürsüsünde yaptığı konuşmada Bodrum’un partide yeterince temsil edilmediğini vurguladı, mevcut il yönetimine de teşekkür etmeyi ihmal etmedi. “İl yönetimi şekillenmiş olabilir, ama Bodrum’un temsili iradesi kendi kararlılığıyla yoluna devam edecek” sözleriyle kısa ama etkili çıkışı, partideki temsiliyet tartışmasının Bodrum merkezli versiyonunu bir kez daha hatırlattı: örgüt sadakatiyle yerel irade arasında ince bir denge arayışı..
Fırtına ve Dönüş: Nail Kızıl
Ve sonunda sahne Menteşe’ye döndü. İl başkanlığına adaylığını açıklayan Nail Kızıl, kampanya sürecinde sembollerle konuştu. Sosyal medya paylaşımlarında kullandığı fon müziği Yeni Türkü’nün “Fırtına”sı bir rastlantı değil, bilinçli bir mesajdı: Yıllardan sonra, yollardan sonra yeniden yan yana onlar”… Kızıl’ın kampanyası, “merkeze dönüş” fikrini sadece coğrafi değil, örgütsel bir sembol olarak da işledi. Kongre salonunun girişinde asılı duran “Güçlü Başkan, Gerçek Değişim” afişleri, hem yenilenme arzusunu hem de liderlik iddiasını taşıyordu. Kızıl, kürsüdeki konuşmasında önceki il başkanı Zekican Balcı’ya teşekkür ederek sözü kısa kesti: “Uzunca bir konuşmam vardı ama delegelerimizin süreci uzatmak istemiyorum. Hepinize teşekkür ederim” dedi. Bu söz, bir yandan tevazu, diğer yandan zaferin sessizliğiydi.
Son Perde: İl Başkanı Mührü
Sonuçta, Hasan Balı ve Mehmet Kubilay Özcan’ın adaylıktan çekilmesiyle CHP Muğla 39. Olağan İl Kongresi tek adayla tamamlandı. Nail Kızıl, kongrede güvenoyu alarak il başkanlığı mührünü teslim aldı. CHP Muğla örgütü, uzun yıllar sonra merkeze dönmüş bir iradeyle yeni bir dönemin kapısını aralamış olsa da adaylık sürecinde ve kongrede yaşananlara yönelik tartışmalar ve tepkiler devam ediyor.
