AK PARTİ İL KONGRESİNE MUĞLALI ADAY
Ak Parti Muğla eski Milletvekili Nihat Öztürk’le il kongresine yönelik söyleşi teklifimizi geri çektiğimizi bir önceki yazıda dile getirmiştik.
Kendisine söyleşi için yeteri kadar zaman tanıdığımızı, söyleşi için yeteri kadar beklediğimizi (!) bu nedenle pirelerin berber, develerin de tellal olmasını beklemeyeceğimizi ifade etmiştik.
Yazının yayınlanmasının ardından Nihat Öztürk’ten bir ileti aldık.
İleti; “Söyleşi olmasa da bir acı kahveni içmeye gelmek isterim” şeklindeydi.
Aynı gün akşamüstü Nihat Öztürk yanında bir ortak dostumuzla birlikte Şadırvan’a bizi ziyarete geldi.
Nihat vekil ile söyleşi teklifimizi geri çektiğimizi hatırlattık ancak kendi isteği üzerine off record (kayıt dışı) bir sohbet gerçekleştirdik.
Siyaset üzerine gerçekleştirilen sohbeti ‘yazmama’ sözü verdiğimiz için buradan detaylarını paylaşacak değiliz.
Ancak şu kadarını söyleyebiliriz.
Ak Parti il kongresi, parti içi rekabetin ulaştığı ya da ulaşacağı sonuçlarla gerçekleştirilecek.
Uzun süredir var olan ‘yerli-yabancı’ tartışması kongre sürecinde ‘Karadenizli-Muğlalı’ tartışmasına evrilmiş durumda.
Bu gerçek artık üzeri örtülecek ya da gizlenecek bir mesele olmaktan çıkmış.
Zira parti içindeki rekabeti de tartışmayı da ‘Karadenizli-Muğlalı’ argümanı oluşturuyor.
Kiminle görüşsek meseleye bu zaviyeden baktığına şahit oluyoruz.
Her siyasi partiye eşit mesafede duran, partilerin içişlerine burnunu sokmayan, aday arayışına girmeyen ve kimseyi pazarlama derdine düşmeyen bir gazeteci olarak şunu ifade etmek isteriz.
Karadeniz kökenli bir Ak Partili’nin; “Muğla’daki Karadeniz lobisi, Karadeniz fobisine dönüştü” tespiti bizim açımızdan ne kadar manidarsa (!)
Muğlalı bir Ak Partili’nin; “Yerlilik bizim için; ‘yerli, buralı’ demek. Tabi önce ‘yer’ demek. Yer artık bize yerliliği dayatıyor. Muğla’nın yaşam kültürüne, kentin özgül gerçekliğine uygun politikalar üreterek bizi başarıya ulaştıracak siyaset yapma zamanı geldi. Yerli olanı bu nedenle önemsiyoruz” tespiti de o kadar manidar.
Yazının başlığında yer alan “Ak Parti İl Kongresine Muğlalı Aday” ifadesine gelecek olursak.
Yazının başlığını yukarıda yer alan manidar tespitlerden oluşturmuş değiliz.
Böylesine tartışmalı bir süreçte işi manipüle edecek de değiliz.
‘Muğlalı Aday’dan sanıldığı gibi İskender Gencer’i kast ediyor değiliz.
Bizim bahsettiğimiz Gencer’in dışında bir başka Muğlalı isim.
Yok, partiden ihraç edilenlerden değil, halen parti üyesi.
Pazar günü kendisiyle bir mağazada alışveriş yaparken karşılaştık.
Hal hatır sorduktan sonra tam ayrılmak üzereyken “Ben Adayım” açıklamasıyla ayaküstü söyleştik.
“Madem adaysın neden açıklamıyorsun?” sorusu üzerine kendisinden “Eğer İskender Gencer il başkanlığına aday gösterilirse aday olmam. Ancak Kadem Mete aday gösterilirse kongrede karşısına çıkıp aday olacağım ve kongreyi alacağım” yanıtını aldık.
“Bu önemli bir gelişme, bunu yazalım” dedik ancak “Birkaç görüşme daha yapacağım, şimdilik ismimi yazma” ricası üzerine haberi ertelemek durumunda kaldık.
Kendisine verdiğimiz sözümüzü tutalım ve herkesin ‘Muğlalı’ bu ismi yakından tanıdığını belirterek sonlayalım.
***
Kopyalanamaz, izinsiz kullanılamaz.
MKG/Nejat Altınsoy Kasım 2020