Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sınırlarında yer alan ve enerji, tarım ile çevre sektörlerine aynı anda hizmet veren Akköprü Hidroelektrik Santrali (HES), Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından satış listesine alındı.
Türkiye’nin en büyük 9. barajı olan bu kritik kamu varlığı, “işletme hakkı verilmesi” yöntemiyle özel sektöre devredilecek.
Resmi Gazete’de yayımlanan ilana göre, santral ve ona ait taşınmazlar için geçici teminat bedeli 160 milyon TL, ihale dosyası ise 100 bin TL. Son teklif tarihi 23 Haziran.
Bu özelleştirme hamlesi, “kamusal fayda mı, ticari kazanç mı ön planda?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.
Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından taşkınların önlenmesi, elektrik üretimi ve sulama amacıyla inşa edilen Akköprü Barajı, yalnızca enerji üretimiyle değil, aynı zamanda Dalaman Ovası’na can suyu olmasıyla da stratejik öneme sahip.
Resmi kurumların tesise yönelik bilgilendirmelerine göre; santralin 115 MW kurulu gücü ile yılda 343 milyon kWh elektrik üretiliyor, bu da yaklaşık 200 bin konutun enerji ihtiyacına denk düşüyor.
Barajın yıllık yaklaşık 104 milyon TL’lik taşkın koruma katkısı, turizm bölgeleri ve tarım alanları için bir sigorta görevi görürken, tamamlanan sulama projeleriyle birlikte yılda 630 milyon TL’yi aşkın zirai gelir sağlanması öngörülüyor.
Soru şu: Bu devasa kamu getirisi, özel sektöre devredildikten sonra da aynı şekilde kamu yararına kullanılacak mı?
Bilindiği kaadarıyla özelleştirmenin gerekçesi ve uzun vadeli etkileri konusunda kamuoyuna kapsamlı bir açıklama yapılmış değil. İşletme hakkının özel bir firmaya devredilmesi durumunda tarım için su temininin önceliği, çevresel denetimlerin sürdürülebilirliği ve bölgedeki sosyal etkiler konusunda kamuoyuna güvence verilip verilmediği de belli değil.
Kamunun bilgilendirilmesi adına böyle bir açıklama ya da güvence varsa elbette paylaşmak gerekir.
Özelleştirme ile barajın yalnızca enerji üretimi değil, tarım ve çevre işlevi de özel sektöre devredilmiş olacak. Bu da potansiyel su fiyatlamasından çevresel etkilere kadar çok sayıda sorunu beraberinde getirebilir.
Muğla’nın muhalefet milletvekilleri sorar mı?
Ya da icracı iktidar milletvekilleri bilgilendirme yapar mı?
Kamu adına şu sorular sorulabilir…
Akköprü HES’in özelleştirilmesi kararının ardında hangi ekonomik gerekçeler var?
Tarım sulamasında kamu garantisi devam edecek mi?
Çevresel denetim ve taşkın koruma yükümlülükleri yeni işletmeciye nasıl devredilecek?
Özelleştirme sonrası bu kaynaklar halkın refahı için kullanılacak mı?
