Futbolla ilgili bir halk deyiminde olduğu gibi biz de CHP’nin sürecini “Kaleci gibi takip ediyoruz.” Zira yaşananları ile siyasal tarihimizin en ilginç sürecine tanıklık ediyor, bu nedenle de süreci yakından takip ediyoruz. Zira durum hukuki ve siyasi açıdan son derece kritik. Son olarak CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açıklamasını izledik. Genel merkezde düzenlenen bir etkinlik sonrası gazetecilerden gelen soruları yanıtlayan Özel, partinin 21 Eylül’deki olağanüstü kurultay kararını değerlendirdiği açıklamasında; “Ayın 15’inde de duruşmamız var. Bu duruşmadan önce bu kez, delegelerimizin imzalarıyla, Türkiye’deki tüm delegeler, 1,5-2 günlük süre içinde kendi imzalarıyla noterlere giderek, seçimin kendi iradesiyle, delegenin imza toplamasıyla yenilenmesini istiyorlar. Bu delegelerin içinde İstanbul delegeleri yok. Bu delegelerin içinde geçen kurultayı kazandığımız için doğal delege olan ben, MYK üyesi arkadaşlarım, Parti Meclisi üyesi arkadaşlarımız, Yüksek Disiplin Kurulu üyesi arkadaşlarımız yok. Geriye kalan binin biraz üzerindeki delegenin tamamına yakınının imzaları, genel merkeze ulaştı. Biz de dün itibarıyla Yüksek Seçim Kurulu’nun kararıyla bir başvuru yaptık” ifadelerini kullandı.
“Kurultay kararı teknik ve hukuki”
Açıklamasında delegeler tarafından alınan kurultay karanının bütün kararlara uyumlu olduğunun altını çizen Özel, bir önceki olağanüstü kurultayın siyasi bir hamle olduğunu, yeni alınan kurultay kararının tamamen teknik ve hukuki bir hamle ve tedbir olduğunu sözlerine ekledi.
“Kayyım orada 6 gün durur”
Ancak asıl önemli açıklaması ise 15 Eylül’deki kurultay davası üzerinden Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelikti. CHP Lideri Özel, 21 Eylül’de olağanüstü kurultay kararına yönelik; “15’inde bir karar olup, partinin genel başkanlığına bir kayyım atansa, o kayyım orada 6 gün durur. 6 gün sonra da parti, seçilmiş genel başkanı yeniden seçer” dedi. Şüphesiz bu açıklama da yeni tartışmalara yol açtı. Bunun peşine takılmadan biz Anadolu delegelerinin aldığı 21 Eylül kurultay kararı ile devam edelim.
Yargı süreci gölgesinde alınan karar
CHP’nin 21 Eylül’de olağanüstü kurultaya gitme kararı, yalnızca teknik bir düzenleme olarak sunulsa da, aslında 15 Eylül’de görülecek İstanbul İl Kongresi davasıyla doğrudan bağlantılı. Parti yönetimi, yargıdan çıkabilecek olası bir iptal kararının kurumsal meşruiyeti zedelemesini engellemek için süreci önceden kontrol altına almayı tercih etti.
İstanbul’un pasif, Anadolu’nun aktif rolü
Özel’in özellikle altını çizdiği “İstanbul delegeleri yok” ifadesi, Türkiye’nin en kritik siyasi sahnesi olan İstanbul’un bu kararda geri planda kaldığını ortaya koyuyor. Zira yeni kurultay kararında Anadolu delegelerinin ağırlığının belirleyici hale geldi. Kimilerine göre bu durum parti içi dengeler açısından önemli olsa da, ileride tartışma yaratabilir. CHP’de her an her şey olabilir.
Sık kurultaylar ve istikrar tartışması
CHP, son yıllarda sık aralıklarla olağanüstü kurultay gündemiyle kamuoyunun karşısına çıkıyor. Yönetim bu hamleyi “hukuki tedbir” olarak sunarken, parti tabanında ve kamuoyunda ‘sürekli kurultaylar’ın yıpratıcı etkisi tartışılıyor. Bir yandan parti içi demokrasi adına imza süreçleri öne çıkarılsa da, diğer yandan kurultayların sürekli hale gelmesi CHP’nin iktidar alternatifi olma iddiasını gölgeleyen bir kırılganlık görüntüsü yaratıyor. Özgür Özel ve ekibi, olağanüstü kurultay kararını teknik bir zorunluluk olarak çerçeveliyor. Ancak bu adım, partinin hem yargı sürecini denetim altında tutma hem de parti içi dengeleri yeniden dizayn etme stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
İstanbul İl Başkanlığına Polis Ablukası
Bu yazının kaleme alındığı saatlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) İstanbul İl Başkanlığı binasının çevresi polis ablukasına alındı. Aynı dakikalarda İstanbul Valiliği, 7–10 Eylül tarihleri arasında altı ilçede tüm eylem ve etkinliklerin yasaklandığını duyurdu. Mahkemenin kararıyla “kayyım” sıfatıyla il başkanlığına atanan Gürsel Tekin, bugün saat 12.00’de binada açıklama yapacağını önceden ilan etmişti. Polis ablukasının bu ziyaretle doğrudan bağlantılı olup olmadığı belirsizliğini koruyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise, partililere ve demokrasiye duyarlı tüm kesimlere “baba ocağına sahip çıkma” çağrısı yaptı. CHP İstanbul Gençlik Kolları, dün gece saat 23.00’te İl Başkanlığı önünde toplanma çağrısı yapmış, bina önünde toplanan grup sabaha karşı dağılmamıştı. Gelişmeler, hem CHP içindeki kriz başlığını hem de muhalefetin İstanbul’daki hareket alanını yeniden gündemin merkezine taşımış durumda. Bugün gün boyunca yaşanacak gelişmeler, Türkiye’nin siyasal tansiyonunu yakından etkileyecek gibi görünüyor. Yakından takip edeceğimizi belirterek bitirelim.
