CHP’ye yönelik son operasyonların ardından DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yapıldı. Hatimoğulları, Adana, Antalya ve Adıyaman büyükşehir belediye başkanlarının gözaltına alınmasını “kayyım zihniyetinin yeni versiyonu” olarak tanımladı. “Eğer mesele yolsuzluksa, bağımsız bir komisyon kurulsun, tüm belediyeler, iktidar partisi dahil incelensin” çağrısında bulundu. Kayyım atanan belediyelerin de denetime tabi tutulmasını isteyen Hatimoğulları, “Sayıştay raporlarında kayyımların yolsuzlukları açıkça görülüyor” dedi. Barış sürecine dikkat çeken Hatimoğulları, “Silahsızlanmanın konuşulduğu bir süreçte bu operasyonlar, barışı ve demokratikleşmeyi zayıflatıyor” ifadelerini kullandı. Belediyelere dönük müdahalelerin halkın iradesini yok saymak anlamına geldiğini vurguladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de operasyonların siyasi olduğunu belirterek, “Artık bu operasyonların yolsuzlukla ilgili olduğuna inanan kimse kalmadı” dedi. Geçmişte yapılan kayyım atamalarına da değinen Özel, “Tayyip Erdoğan, kayyımların ‘istisna’ olacağını söyledi. Demek ki bugüne kadar yapılanlar siyasiymiş” değerlendirmesinde bulundu.
Editör Notu:
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yaptığı bu destek ziyareti, hem yerel yönetimlere yönelik operasyonlara karşı ortak bir muhalefet duruşunun güçlendirilmesi, hem de muhalefet içinde yeni bir siyasal denge kurma girişimi olarak okunabilir. İşin içinde hem taktiksel ittifak hem de stratejik zemin arayışı var.
CHP, uzun süre kayyım politikasına karşı net tutum almamakla eleştiriliyordu. Bu görüşme, özellikle Özgür Özel’in “kayyım atamaları siyasidir” sözleriyle birlikte, CHP’nin bu konuda daha açık bir çizgiye gelme ihtimalini doğuruyor. Bu, Kürt seçmenle kurulan temas açısından da önemli bir adım. Eğer bu açıklamalar devam ettirilirse: CHP, Kürt sorununa ve yerel demokrasiye dair söyleminde dönüşüm geçirebilir. DEM Parti seçmeni, CHP’nin yerel yönetim ve demokrasi konularındaki pozisyonunu yeniden değerlendirmeye başlayabilir.
