Muğla, büyükşehir statüsüne geçtikten sonra su kullanımı ve tarife politikaları sık sık tartışma konusu oldu. Özellikle Bodrum hattında yaşanan patlaklar, sızıntılar ve kayıplar sonrasında “kayıp suyun bedeli vatandaşa mı yansıtılıyor?” sorusu uzun süre kamuoyunun gündemindeydi. Oysa durum sanıldığı gibi değil. Büyükşehirler Su Yönetmeliği, idarelere kayıp-kaçak oranlarını azaltma sorumluluğu getiriyor; kayıpların maliyetini doğrudan abonelere yansıtma yetkisi vermiyor.
MUSKİ yetkililerinden edindiğimiz bilgiye göre; Muğla’da boru kaçakları, sızıntılar ya da fiziki hat arızalarından kaynaklanan kayıplar, vatandaşın faturasına eklenmiyor. Sadece sayaçlı ve tespit edilmiş kaçak kullanım durumlarında, su bedeli ve cezai tahakkuk doğrudan abonenin hesabına işleniyor. Bu tablo da kayıp-kaçak bedelini faturalara değil, suyun sürdürülebilir geleceğine yansıtılacağını gösteriyor. Ve görünen o ki, MUSKİ bu konuda önemli bir adım atıyor.
Burada bir parantez açmakta yarar var. Geçmişte, kayıp-kaçak bedellerinin kullanıcı faturalarına yansıtıldığı yönünde çeşitli iddialar gündeme gelmişti. Bu iddialara ilişkin en doğru bilginin MUSKİ yetkililerinden alınması gerektiğini belirtelim ve parantezi kapatalım. (Biz öyle yaptık, yukarıda yer alan bilgileri MUSKİ’den aldık)
Avrupa’dan 63 Milyon Avroluk Kaynak
Muğla Büyükşehir Belediyesi MUSKİ Genel Müdürlüğü, geçtiğimiz günlerde su kayıplarını azaltmak ve suyun verimli kullanımını sağlamak için ciddi bir finansman hamlesi başlattığını açıkladı. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile yapılan görüşmeler sonucunda 63 milyon Avro tutarında bir kaynak sağlanması konusunda önemli ilerleme kaydedildiğini vurguladı. Şüphesiz giderek artan kuraklık tehdidi, suyun her damlasını kıymetli hale getiriyor. Bu nedenle, MUSKİ’nin Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile yürüttüğü proje yalnızca bir altyapı yatırımı değil; aynı zamanda geleceğe dönük bir çevre politikası adımı niteliğinde.
Tüm Muğla’yı Kapsayan Bir Yenileme Hamlesi
MUSKİ’den yapılan açıklamada; banka yetkilileri ve danışman ekibin geçtiğimiz günlerde Muğla’ya gelerek MUSKİ’nin projelerini yerinde incelediği, kayıp-kaçakla mücadeleye yönelik il genelini kapsayan projenin detaylı biçimde ele alındığı belirtildi. Toplantılarda sadece teknik altyapı değil, projenin çevresel ve sosyal etkilerinin de masaya yatırıldığı ifade edilen açıklamada heyetin mevcut içme suyu sistemi ve alt yapı hakkında da bilgi aldığı ve görüşmelerin olumlu ilerlediği vurgulandı. Açıklamada projenin onaylanması halinde MUSKİ’nin kayıp-kaçak oranını önemli ölçüde düşürmeyi hedeflediği bilgisine de yer verildi. Ancak, sağlanacak kredinin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından kamu yatırım planına dahil edilmesi gerektiğinin de altı çizilirken bu konuda sürecin başlatıldığı vurgulandı.
Kayıp-Kaçakla Mücadelede Yeni Dönem
Sağlanacak bu finansmanla Muğla genelinde kayıp kaçak yönetiminde modern uygulamalara geçilmesi hedefleniyor. Ve biliyoruz ki su gibi temel hizmetler siyasi malzeme konusu yapılamaz. Zira sorun teknik bir altyapı sorunu değil, bir kentin yaşam konforunu etkileyen bir sorun. Suyun ekonomik değerini vatandaşa yüklemek yerine kayıpları azaltmaya, suyun sürdürülebilirliğine yatırım yapılması bir tercih olmanın ötesinde artık bir zorunluluk. Bu nedenle, bu alandaki çaba ve girişimlerin desteklenmesi büyük önem taşıyor, bu noktada icracı milletvekillerine de önemli görevler düşüyor.