CHP’de bir ses kaydı, bir ziyaret ve sessiz mesaj

8

Ülke siyasetinde tansiyon, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 38. Olağan Kurultayı’na ilişkin yargı sürecinin yeni bir evreye girmesiyle birlikte yeniden yükseliyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve mahkeme tarafından kabul edilen iddianame, kurultayda usulsüzlük yapıldığı iddialarını yargı sürecine taşıdı. İddianamede, aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu 12 kişi hakkında 3 yıla kadar hapis ve siyasi yasak isteniyor.
Şüphesiz bu gelişmeler, CHP içindeki güç dengelerini ve Türkiye’nin genel siyasi rotasını doğrudan etkileme potansiyeli taşıyor. Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “mağdur”, Ekrem İmamoğlu “müdafi”, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise “müşteki” olarak iddianamede yer alıyor. Suçlamalar, delegelere Özgür Özel lehine oy vermeleri için çeşitli imtiyazlar ve teklifler sunulduğu yönünde. Söz konusu imtiyazların arasında belediye görevleri ve kamu kurumlarında istihdam yer alıyor.
“Hangi belediyeler delege pazarlığında, imtiyazlı görevlendirmeler de rol aldı?” sorusunu şimdilik buraya bırakarak devam edelim.
Kurultaya ilişkin açılan iptal davaları, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde birleştirilmiş durumda. Davanın ikinci duruşması 30 Haziran’da yapılacak. Hukuk çevrelerinde, “mutlak butlan” yani kurultayın baştan itibaren geçersiz sayılması yönünde bir kararın çıkma ihtimali güçlü şekilde konuşuluyor.
Mahkemenin kurultayı iptal etmesi durumunda en kritik soru Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden genel başkanlık görevini kabul edip etmeyeceğidir. Kılıçdaroğlu’na yakın bazı isimler, dönüşe sıcak baktığını belirtirken, eski genel başkanın bu görevi reddetmesi halinde mahkemenin kayyum ataması yoluna gideceği ifade ediliyor. Bu durumda davayı açan delegelerden oluşacak isim istenecek ve geçici yönetim olarak atanacak.
Gözler 30 Haziran’a çevrilmişken Gazeteci Erk Acarer tarafından yayınlanan Kılıçdaroğlu’nun kendi isteğiyle yarıştan çekildiğini öne süren bir ses kaydı dikkat çekti. Bu kayıt, İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu arasında geçen bir diyalog üzerinden, iddiaların bir kısmını çürütme potansiyeli taşıyor. Ancak mahkemenin bu kayıtları ne ölçüde dikkate alacağı ise belirsiz.
İfade etmek gerekir parti içindeki bu gerilimli atmosfer, Ankara yüksek siyasetinde, genel merkezin mevcut yönetici kadrolarında, milletvekillerinde, yerel yöneticilerinde hatta belediye başkanlarında hatırı sayılır bir kaygı yaratmış durumda.
Bir hatırlatma yapalım. CHP’nin örgütsel yapısı Kemal Kılıçdaroğlu döneminin yapısı. Özgür Özel dönemi henüz kendi tercihleriyle örgütsel yapısını oluşturmuş, tam anlamıyla tamamlamış değil. Özgür Özel döneminde Kemal Kılıçdaroğlu dönemindeki örgüt yapılanması büyük çoğunlukla devam ediyor. Ayrıca CHP’de delege seçimleri henüz yapılmadı. Delege seçimleri büyük ve yüksek ihtimal mahkemenin kararı sonrası yapılacak.
Şimdiden ifade etmekte fayda var. Kurultayın iptali gibi bir gelişme, parti içindeki rekabeti ötesinde ciddi bir bölünmeyi tetikleyebilir. Belki de bu bölünmeyi engellemek adına dün sürpriz bir gelişme yaşandı. Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nu tutuklu bulunduğu Silivri’de ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, eski milletvekili Aykut Erdoğdu, belediye başkanları Utku Caner Çaykara, Rıza Akpolat, Hasan Akgün, Ahmet Özer, Oya Tekin, Hakan Bahçetepe, Resul Emrah Şahan ile de görüştü. Kılıçdaroğlu ziyaretlerin ardından açıklama yapmadan Silivri’den ayrıldı.
Ne konuşuldu bilinmiyor.
Bilinen; söylenmeyen sözlerin, yapılan açıklamalardan daha çok şey anlatabilir olduğu (!) Kılıçdaroğlu, açıklamanın değil, varlığın ve suskunluğun gücünü kullanıyor olabilir.
Pazartesi devam edelim.

Haberi Paylaş